Aksaray’da Bankalar Caddesinde Ziraat Bankın karşısında yaz kış demeden yanında elişi örgülerle oturan İkbal halayı eminim birçoğunuz görmüştür. Yaşını sorduğumuzda; “Ne bileyim guzum. Yüz vardır” diye şakayla karışık cevap veren İkbal hala yaşına ve yaşadıklarına rağmen çok neşeli bir mizaca sahip. Aksaray’da doğmuş, küçük yaşta evlatlık verilmiş ama o bunu hatırlamıyor bile. Yine küçük yaşlarda evlenmiş iki oğlu olmuş. Kızlık soyadı Aktaş olan İkbal hala yetişkin yaşlarında iki oğlunu da toprağa veriyor. Evlat acısına daha fazla dayanamayan İkbal hala yaşadığı bazı ruhsal bunalımlar neticesinde Adana Ruh ve Sinir Hastalıkları Kliniğine yatırılıyor. Burada on yıl süren tedavisinin ardından taburcu ediliyor.Aksaray’a döndüğünde hiçbir şey eskisi gibi değildir artık. Eşinin kumar alışkanlığı olduğunu söyleyen İkbal hala sahip oldukları tüm varlıkların sıfırlandığını ve kimsesiz hiçbir şeyi kalmadığını görünce bir eve sığınıyor. Orada hem yaşlı bir hastaya bakıcılık hemde temizlik işlerini yapıyor, fakat bir süre sonra hastanın da vefat etmesi üzerine yine çaresiz oradan da ayrılıyor. Hasta sahipleri İkbal halanın durumunu görünce kullanmadıkları baba evinde kalabileceğini söyleyerek O’nu sokaklarda kalmaktan kurtarıyorlar.
Halen o evde ikametine devam eden İkbal hala elektrik faturalarının yüksek gelmesinden şikayetçi. Onun şikayetçi olduğu bir diğer konuda israf, yenmeden atılan ekmekler, çöplere dökülen yemekler. Yaz kış aynı Bankalar Caddesinde aynı yerde oturan İkbal hala hayırseverlerin yardımlarıyla yaşamaya çalışıyor, onu tanıyanların ekmek arası diye tabir ettiği yemekler getirdiğini ve karnını onlarla doyurduğunu, zaman zaman da kendisine para verenlerin sayesinde faturalarını ödediğini söylüyor.
Haberimizden sonra kendisiyle sohbet etmek isteyenlere bir uyarımız olacak, evlatlarını hatırlatmayın lütfen, halen rüyasında onlarla görüşmeye devam eden İkbal hala ne zaman isimleri geçse yüreğinde yıllardır sönmeyen evlat acısı gözlerinden damla damla akmaya başlıyor. Hiç kimsenin yaşamaması gereken belki de en büyük acılardan birisi evlat acısı. Onunla konuşurken “GUZUM” dediğinde gözlerindeki sevgiyi ve hasreti göreceksiniz.
İkbal halanın nezdinde tüm yüreği yaralı annelerin ellerinden öpüyorum. Haber\Foto: Ömer SEVGİ
Yorum Yazın