Dünya tarihine yön veren kadim medeniyetleri ağırlayan ve bilinen en eski tarihiyle 10500 yıllık tarihi mirası göğsünde saklayan, jeopolitik konumuyla kıtaları birbirine bağlayan Anadolu’nun tam ortasında konuşlanan Aksaray neden turizmde hak ettiği noktada değil? Bu hepimizin sorduğu, hatta zaman zaman serzenişte bulunarak “yahu eskisi kadar turist gelmiyor, devlet bize bakmıyor…” gibi sözlerle geçiştirdiği bir konu olarak kalmaya devam ediyor. Halbuki turizm hem ülke hem de bölge halkı için ciddi bir gelir kaynağıdır. Peki neden Aksaray bu gelirden payını alamıyor, gerçekten devlet bize bakmıyor mu, yoksa biz üzerimize düşeni mi yapmıyoruz?
Aksaray’ın turizm pastasından alabileceği büyük bir pay var aslında. Eğer gerekli çalışmalar yapılırsa Aksaray ve Aksaraylılar kültürel ve ekonomik anlamda çok daha zengin olabilirler. Elbette bunun için olması gerekenlerin en başında milli tarih şuuru ve tarihine sahip çıkma-koruma bilincidir. Mesela kaçımız biliyoruz Aksaray kalesinin geçtiği güzergahı ve kaleden geriye kalanları? Bu bilgiyi ‘Aksaray’ı Ne Kadar Tanıyoruz?’ başlıklı yazımda verdim ama siz değerli okuyucularım da araştırın lütfen. Yine kendi topraklarımızda kanser hücresi gibi tarihin mirasını yiyip bitiren define kazıcılarımız çok büyük zararlar vermiyor mu? İşte bu tarihi dokuyu ve mirası biz talan edersek bu gün üç kuruş için yarına çok daha büyük kazanımlardan mahrum kalırız. İkinci olarak savaşlar ve doğal koşulların sonucu harabolmuş. Tarihi yapıların restorasyonu, kayıp mirasın bulunması için kazı çalışmaları ve buralara ulaşımın sağlanmasıyla ilgili altyapı çalışmalarının yapılması gerekir ki bu dizi çalışmalar ancak devlet eliyle yapılabilir. Ancak tüm bunlar yapılsa bile turist beklemeyin. Tüm eserlerin restorasyon ve alt yapı çalışmaları tamamlandıktan sonra turistleri buraya çekecek olan yatırımcıların doğru ve yeterli düzeyde yapılanmasıdır.
Gerek valilik gerekse Kültür ve Turizm Bakanlığı Aksaray’ın turizm bölgelerinde birçok projeyi hayata geçirdi. Turizm bölgelerine giden yollar daha düzenli hale getirildi, Ihlara vadisinde 10 km lik yürüyüş yolları ve çevre düzenlemesi yapıldı. Birçok tarihi eser restore edildi, kiliselere çıkmak için yollar yapıldı. Saratlı’da ikinci yer altı şehri turizme açıldı, yamaç paraşütü pisti açıldı, balon turizmi ile ilgili önemli gelişmeler sağlandı. Tanıtım amacıyla uluslararası fuarlara gidildi. Hasandağında kış turizmi için kayak pistleri ve teleferik sistemleri oluşturulması planlanıyor. Henüz hedeflenen düzeyde olmasa bile devlet üzerine düşen çalışmaları yapmaya devam ediyor.
Bakanlık tarafından tescilli yirmiye yakın yer altı şehri var Aksaray’da. İpek yolu üzerinde bulunan en iyi Kervansaraylar, Kapadokya’nın büyük kısmı, inanç turizmi açısından Hristiyanlığın Ortodoks mezhebinin yayılma merkezi olan Ihlara vadisinde yüze yakın klise Aksaray’da. Güzelyurt manastır vadisi, Gülağaç, Selime, Helvadere, Kızılkaya, Demirci, Ağzıkarahan, Tuzgölü ve en önemlilerinden olan Kapadokya bölgesinde tek kayaya oyulmuş en büyük manastır olan Selime Katedrali Aksarayda. Daha birçok cezbedici mekan ve unsurun bulunduğu bölge olan Aksaray yatırımcının da desteğiyle turizm merkezi haline gelebilir.
Turizm bölgelerinde en büyük sorun konaklama. Mevcut konaklamalar yeterli değil, alternatif ve daha fazla konaklama imkanı sunulmalı. Mesela kaya oyması butik oteller, yada Hasandağı civarında bungalov evler son dönemde turistler tarafından çok rağbet gören konaklama yerleri. Konaklama alanlarının yetersizliği nedeniyle Ihlara’ya gelen turistler Nevşehir’de konaklıyor. Aksaray’da balona binecek turistler sabah 05:30-06:00 sıralarında Nevşehir’den getiriliyor çünkü burada konaklama yapılacak alanlar gerçekten yetersiz.
Yatırımcıların yapması gereken ikinci önemli yatırım ise gastronomik alanla ilgili. Buraya gelen turistlerin en çok merak ettiği bu bölgenin yöresel lezzetleri. Aksaray’ın yemekleri, içecekleri ve atıştırmalıklarının sunulduğu kafe ve restoranlara ihtiyaç var. Hemen turizm mekanlarının etrafında oluşturulacak hem göze hem de damağa lezzet katacak bu mekanlara ilave olarak süs ve hediyelik eşya standları kurularak bölge daha canlı hale getirilebilir. Bu turistlerin hoşça vakit geçirmesine ve burada daha uzun kalmasına hatta bundan sonraki gelecek planlarında da yer almasına sebep olacaktır.
Pazarlama ise bu işin en önemli kısmı. Burada bulunan turizm acentaları daha çok hac, umre ve yurt içi günübirlik gezilerle ilgili çalışmalar yapıyorlar, ancak bu turizmin canlandırılmasını sağlamıyor. Bunun yerine yapılması gereken mevcut yirmiye yakın turizm acentasının yurtdışında bulunan acentalarla iletişime geçmesi, bir takım anlaşmalar yaparak buraya birinci elden turist girişini sağlaması gerekir.
Yatırımda bulunmak isteyenler gerekli evrak ve projelendirmeleri hazırladıkları taktirde devletten kdv indirimleriyle birlikte %60 varan hibe desteği alabilmektedir. IPARD bunlardan biri, kırsal kalkınma programı olan IPARD’tan faydalanarak daha büyük daha kapsamlı yatırımlar da yapılabilir. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından da yatırımcıya destek ve hibe verilmektedir.
Yatırım için en önemli kısım doğru yatırımın doğru güzergahta yapılmasıdır. Bunun için de yatırımdan önce işletmelerini kurabilecekleri yerlerle güzergahla ilgili mutlaka iyi bir araştırma yapmaları gerekir. Biz yine de yatırım düşünenler için şu güzergahları tavsiye edebiliriz. Turistler Aksaray’a gelirken Derinkuyu, Narlıgöl, Sofular, Gülağaç, Güzelyurt istikametinden Ihlara’ya geliyor.
2018 yılında Nevşehir’e gelen turist sayısı yaklaşık 2 milyon, Aksaray’a gelen turist sayısı ise 905 bin. Doğru ve gerekli adımlarla yapılacak yatırımlarla Aksaray’a gelen turist sayısı daha da artırılabilir ve Aksaray turizmde hak ettiği payı alabilir. Daha çok gelişmek ve büyümek için Aksaray turizmde yatırımcısını bekliyor. Haber: Ömer SEVGİ
Yorum Yazın