Yüce Allah( cc) Bir Ayetinde söyle buyuruyor: Ey iman edenler Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı. Oruç, sayılı günlerdedir. Sizden kim hasta, ya da yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutar. Oruca gücü yetmeyenler ise bir yoksul doyumu fidye verir. Bununla birlikte, gönülden kim bir iyilik yaparsa (mesela fidyeyi fazla verirse) o kendisi için daha hayırlıdır. Eğer bilirseniz oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır. (O sayılı günler), insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın kendisinde indirildiği Ramazan ayıdır. Öyle ise içinizden kim bu aya ulaşırsa onu oruçla geçirsin. Kim de hasta veya yolcu olursa tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutsun. Allah size kolaylık diler, zorluk dilemez. Bu da sayıyı tamamlamanız ve hidayete ulaştırmasına karşılık Allah’ı yüceltmeniz ve şükretmeniz içindir.
Hz Rasulullah efendimiz (sav) söyle buyuruyor: Ramazan ayı mübarek bir aydır. Allahü teâlâ, size Ramazan orucunu farz kıldı. O ayda rahmet kapıları açılır, Cehennem kapıları kapanır, şeytanlar bağlanır. O ayda bir gece vardır ki, bin aydan daha kıymetlidir. O gecenin [Kadir gecesinin] hayrından mahrum kalan, her hayırdan mahrum kalmış sayılır.)
Yüce Mevlamızın bizlere nasip etmesiyle tekrar Ramazan-ı Şerif ayına kavuştuk bu kıymetli ayın faziletini değerini ve bu ayda müslümanların neleri yapmaları ve nelerden kaçınmalarından bahis etmeye çalışacağız.
Mübarek Ramazan ayı müslümanlara Allah-ın en büyük lütuflarından biridir ancak istifade edebilmek için Ramazanın faziletlerini bilip ona göre amelleri düzenlemek lazımdır.
Bu ayın önemini bizlere Hz. Rasulullah (s.a.v) bir hadislerinde söyle anlatıyor.
Hz.Selman (r.a)dan nakledilmiştir: “Şaban ayının son günü Hz Peygamber (s.a.v) buyurdu ki: Ey insanlar sizi mübarek, büyük bir ay gölgelemiştir. O içinde bin aydan daha hayırlı bir gece bulunduran aydır. Allah’u Teala’nın oruç tutulmasını farz kıldığı, gecesinde ibadet yapılmasını sevap kıldığı bir aydır. Kim ki bu ayda iyi bir amelle Allah’a yakınlık gösterirse diğer aylardaki farzı yerine getirmiş olur. Kim ki bu ayda bir farz ameli yerine getirirse diğer aylarda yetmiş farzı yerine getirmiş gibi olur. O, sabır ayıdır. Sabrın karşılığı da cennettir. Bu ay başkalarının derdine, acısına, sıkıntısına ortak olma ayıdır. Bu kendisinde müminin rızkının artırıldığı bir aydır.
Kim bu ayda bir oruçluya iftar verirse bu onun günahlarının bağışlanmasına, cehennem azabından kurtulmasına sebep olur. Bu onun kendi mükafatından hiçbir şey eksilmeden bir oruç tutma sevabına daha nail olmasına sebep olur.” Bunun üzerine Sahabeler dediler ki: “Ey Allah’ın elçisi! Hepimiz bir oruçluyu doyuracak kadar yiyeceğe sahip değiliz.” Buna karşılık Resullullah: “Kim bir oruçluyu bir hurma ile iftar verirse veya bir içecek su ile veya tadımlık bir süt ile iftar ettirilirse Allah ona bu sevabı verir.” buyurdu. Bu öyle bir aydır ki önü rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennem azabından kurtulmadır.
Yorum Yazın