Gün günü arattı geçen ömründe,
Gördüğü şeylerde dil, dişte kaldı.
Ne buna uydular, ne bu onlara,
Ortak nokta yeri hep dışta kaldı.
Fikir iflas etti, bir devir bitti,
Hırsız, arsız, dürüst yerini tuttu,
Umudu kırıldı, ağrına gitti,
Kuru dedi bastı, iz yaşta kaldı.
Tembel de değildi, hep de çalıştı,
Kazandığı her lokmayı bölüştü,
Açık gördüğümde varıp, ilişti,
Yediği vurgunlar sırf döşte kaldı.
Meççane kazanmak yüz karasıdır,
Sinkaflı küfretmek; it narasıdır,
Yolsuzluk, hırsızlık baş tuğrasıdır,
Edep, haya, namus, ar boşta kaldı.
Neylesin ki başka, kanıyor yara,
El-alem ne bilsin, düşmezse dara.
Sessizce kıvrıldı kaldırımlara,
Ne elde, avuçta, ne başta kaldı.
Dünkü gece sokaklarda yürüdü
Çıplak ayağıyla karı kürüdü
Üstünden kartonu rüzgar sürüdü
Yağmurda, çamurda, baş kışta kaldı.
Bu batası düzen sönsün istedi,
Makus talihimiz dönsün istedi,
Kul, kula saygılar sunsun istedi,
KORKUT’un hayali hep düşte kaldı.
Yorum Yazın